1 Mart 2013 Cuma

Acemi Bir Annenin Güncesi


Merhaba,

Hamileliğimin 16. haftasında olmama rağmen gerek yoğun mide bulantıları, sinir, stres, "neler oluyor bedenime?", "peki bundan sonra neler olacak?" endişeleriyle geçen 4 ayın sonunda hep aklımda olan bu blog'u yazmaya henüz vakit bulabildim desem pek inanacağınızı sanmam :)
Ben 16 Aralık'ta hamile olduğumu öğrendiğimden bu yana kitaplığıma sığmayan gebelik ve annelik hakkındaki kitapların yanı sıra internetteki hemen hemen her bilgiyi, her yorumu okudum desem yeridir sanırım. Bu iyi bir şey mi yoksa kötü bir şey mi bilemiyorum. Çünkü internette gördüğünüz her bilgi doğru bilgi olmadığı gibi sizi yanlış düşüncelere ve aksiyonlara da itebiliyor. Ancak, okumaktan hem çok keyif aldığım hem de çok şey öğrendiğim benim gibi hamile arkadaşlarımın deneyimlerini anlattıkları kişisel bloglar oldu. Diğer hamilelerin yaşadıklarını ve deneyimlediklerini öğrenmek bana yalnız olmadığımı hatırlattığından olsa gerek sanalda olsa bu etkileşim bana oldukça sıcak geldi.
Bu sebeple de umarım sizler de beni takip edersiniz, umarım bu blog'u interaktif bir şekilde sizinle bir arkadaşlık platformu haline getiririz.

Evet, hamileliğimi 16 Aralık'ta evde yaptığım idrar testi ile öğrendim; 19 Aralık'ta da ultrasonda kesenin görünmesiyle de süreç başlamış oldu.


Ben 33 yaşındayım tabi ki  günümüz modern toplumunundaki birçok kadın gibi üniversite, iş hayatı, kariyer gibi öncelikler nedeniyle bebek sahibi olmak için geç kaldım. Bebek sahibi olmaya karar verip, yaklaşık üç-dört ay sonra hamile olduğumu öğrendikten sonra eşimle birlikte hayatımız yön değiştirmeye başladı.

Maddi sorumluluklar daha da ağırlaştı ama çok çalışmak eskisi kadar batmıyor.Çünkü her şey minik bebeğimiz için...
Benim durumumdan dolayı özlememize rağmen içkili ve gece geç saatlere kadar süren arkadaş ortamlarına gidemiyoruz; olsun!
Eskisi gibi kendimizle değil doğmasını dört gözle beklediğimiz minik bebeğimizle meşgulüz. Sohbetimizin ana odağı o oldu. İsmi ne olacak? Kime benzeyecek? Vs.

Bu geçen dört ayın sonunda karnım bir hafta içinde bayağı fark edilecek şekilde büyüdü. 16. haftada olmama rağmen kimi zaman kasıklarımda bir yoğunluk ve baskı hissetmekteyim ki bu bebeğin hareketleri mi emin değilim. Yarın doktoruma soracağım.
Eskisine göre çok çabuk yorulmaya başladım; kısacık bir yürüyüşten sonra uzanmamla beraber hemencecik uykuya dalabiliyorum.
Ve şu an merakla beklediğimi şey; miniğimizin cinsiyeti... 13. haftaki 2'li testte doktor erkek olabileceğini söylemişti. Yarınki doktor randevusunda net olarak belli olacak ki içim içime sığmıyor diyebilirim.

Bu arada size bir tavsiye; hamilelik yorgunluğun ve halsizliğin fazlasıyla hissedildiği bir dönem biliyorsunuz. Bu dönemde özellikle sabah aç karnına içtiğim bir kaşık dut pekmezi çok iyi geldi. Özellikle emzirirken de bu vitamin deposu gıdanın çok iyi geleceğini hem doktorlar hem de eskiler ısrarla söylüyorlar.

Yarın yine yazacağım; anlatacak ve paylaşacak çok şey var!

Hiç yorum yok: